Teoride turbo basit bir sıcak hava pompası gibi çalışır, motorun içine daha fazla yanma havası girmesini sağlayarak, yakıtın daha iyi yanmasını sağlar. Böylece motor verimi artar ve çok daha fazla güç elde edilir. Motor, turbo sayesinde daha fazla güç üretirken aynı zamanda; yakıt sarfiyatı düşer ve atmosfere bırakılan zararlı gazların miktarı azalır.
Turbo, yüksek mühendislik ürünüdür. Çok yüksek devirlerde, büyük termal zorlamalar altında, çok küçük klerensler ve limitler içinde çalışır.
Genel olarak yapısına bakıldığında; kanatlı bir mil, milin ucuna bağlı emme pervanesi ve bu mili taşıyan yatak sisteminden oluşur. Kanatlı mil ve emme pervanesinden oluşan bütüne “rotor” denir. Bütün yatak sistemi ve rotora ise “ana merkez” yuvalık yapar.
Turbo, yüksek mühendislik ürünüdür. Çok yüksek devirlerde, büyük termal zorlamalar altında, çok küçük klerensler ve limitler içinde çalışır.
Rotorun dönme hareketinden dolayı oluşan radyal etkiler ana merkez içinde bulunan radyal yataklar tarafından emilir. Egzost gazının itme etkisi ise eksenel yataklar tarafından absorbe edilir. Bu sistemin tamamı makine karterinden pompalanan sistem yağı ile yağlanır. Yağın egzost ve hava tarafına kaçmasını, egzost ya da havanın da yağa karışmasını önleyen elemanlara ise “sızdırmazlık segmanı” denir.
Egzost gazının girdiği ve kanatlara çarpıp mili döndürdükten sonra turboyu terk ettiği kısım “egzost salyangozu”dur. Aynı şekilde emme pervanesi tarafından emilen havanın sıkıştırılıp basıncı arttırıldıktan sonra motora doğru yönlendirildiği kısma ise “emme salyangozu” denir.
Motorlarda turbo, egzost devresi üzerinde egzost manifoldu ile egzost boruları arasına yerleştirilmiştir. Turbonun rotoru, egzost manifoldundan gelen gazın kanatlara çarpmasıyla döner. Bu işi yapan egzost gazının sıcaklığı 900 – 950 °C’ ye kadar ulaşır ki bu da turbo üretilirken özel nitelikli malzemelerin kullanıldığı anlamına gelir.
https://www.youtube.com/watch?feature=player_embedded&v=vGhlgphrBxA
Makinenin hızı ve/veya yükü turbonun ne kadar hızlı döneceğini belirler. Makine rölantide çalışırken turbo en düşük devirde döner. Manifoldtan geçen egzost gazı miktarı arttıkça turbonun da hızı artar.
Rotorun diğer ucunda emme pervanesi yer almaktadır. Rotor dönmeye başlayınca bu pervane de dönmeye başlar. Böylece ortamdaki hava hızla dönen pervane tarafından emilir ve sıkıştırılarak basıncı yükseltilir. Turbonun emme tarafına ortam sıcaklığında giren hava sıkıştırmanın da etkisiyle iyice ısınır ve sıcaklığı 200°C’ ye kadar ulaşır. Hava sıcaklığı yükseldikçe yoğunluğu düşer. Bu da yanma odasına daha az hava gireceği anlamına geldiği için hava; motor ile emme salyangozu arasına monte edilen soğutucuya yönlendirilir. Burada yeteri kadar soğuduktan sonra motora girer.
Bu kadar hassas dengeler üzerine kurulan, yüksek devirde ve ağır termal etkiler altında çalışan turbonun servis ve bakımları mutlaka uzman kişiler tarafından yapılmalıdır. Kaliteli olmayan servis, bakım ve onarımlar yüksek maliyetli zarar ve kayıplara neden olabilir.